29 Mart 2008 Cumartesi

acılarımız.


acılarım.
kalbimin orta yerinden vücuduma yayılıp saran bedenimi ve yayılan dünyanın yüzüne, devranın kalbine ulaşmaya çalışan, benim olan acılarım.
sizinkilerden en, boy, genişlik yönünden pek de farkı olmayan; gitgide küçülen bedenimde sizinkinden daha fazla yer kaplayan acılarım.

her acıdığımda açılan bin yara ve her yâr gülüşünde açılan bin nicesi. değildir bu sizin sinir havleriniz, benzeri değildir nâgehan çığırtılarınızın. somutluğunuzda erittiğiniz ruhlar misali değildir benim acım, açlığım. –ki her defasında yeni bir ruh girer ve doyurur biraz biraz gönlümü-

neş’e yahut kederimizdir bizi acıya sevkeden. ve her acı biraz daha yontarken gönlümüzü, arta kalan kırıntılarla yeni neşeler veya kederler çizeriz kendimize. çizimlerin mimarı elbet ki kaderdir.
ben ile siz arasındaki farkların başı acıseviciliğimden gelir. her acı ve sancı, bir neşeye gebeyken ömrümde; sizin neşeniz acılara gebedir asırlık; birbirimizi tamamlayışımız ve döngüleyişimiz hep bu kıyasın eseridir..
bizler, eserleriyle gurur dahi duyamayan zavallılar..

lambanın arka tarafındaki karanlıktır içimizdeki Poe tarafı belki, çocuğun gülüşünde bulduğumuz hüzün ve minareli şehirlerde bulamadığımız dinginliktir..
saklanacak yerlerimiz yok; her acı bir ışık huzmesini getirir kendinde. ve o huzme dar odalarda güneş’ten kopma çiçekler gibi görünür bize. nar çiçekleri, ateş kuşları, alev böcekleri suretinde..
severiz içimizdeki acıları, bazılarımız. ve diğer bazılarımız sıkıntıları yüzünden değil, acıları yüzünden verir kendini sükuna.. budur işte, acıyı olgunluk; neşeyi sanat yapan. ve yine budur, kimimizin masal, kimimizin şiir okuyuşunun müsebbibi..

acılarımız.
bizim, her doğumda biraz daha sancıyan; her sancıda biraz daha güzelleşen acılarımız..
birbirinden niceler soyu farklı; birbirine nicelerce benzeyen acılarımız..
çimen üstünde unuttuğumuz benliklerimizden arta kalan, kalbimizde tortulanan, fosilleşen, kömürleşen acılarımız..


3 yorum:

bilge dedi ki...

kömürlerini yüzümüze dövme ettiğimiz, yol acılarımız, iz acılarımız, giz acılarımız..

Adsız dedi ki...

Güzel bir seçki. Bilmediklerim de var içinde, indirip dinleyelim ki giz'in hazinesinden birkaç şarkı çalmış olalım... alea

Adsız dedi ki...

severiz içimizdeki acıları, bazılarımız. ve diğer bazılarımız sıkıntıları yüzünden değil, acıları yüzünden verir kendini sükuna.. budur işte, acıyı olgunluk; neşeyi sanat yapan. ve yine budur, kimimizin masal, kimimizin şiir okuyuşunun müsebbibi..

bak buraya yapılabilecek en güzel yorum, zaten yazıda geçiyor.. =) Nightwalker...